Facebook Sayfamız

Facebook Sayfamız
Facebook Sayfamız

5 Eylül 2015 Cumartesi

Geçmişimizden Korkmayalım, Hedefimize Yoğunlaşalım

Merhaba sevgili arkadaşlar, bir önceki yazımda "Hedef  Ve Hayal Arasındaki Farkları" konuşmuştuk.
Şimdi ise geçmişte yapmadıklarımızdan dolayı duyduğumuz pişmanlıkları hatırlayarak kaybettiğimiz veya kaybedeceğimiz vakitleri en aza indirmek için neler yapmalıyız onu konuşacagız siz değerli üniversite sınavı adayları ve aday adayları ile. Hepimizin geçmişimizde pişmanlık duyduğumuz anlar, "keşke yapmasaydım ya" dediğimiz şeyler mutlaka olmuştur. Bazılarımız bunları umursamadan devam eder, bu elbette ki bir yerde hatadır çünkü geçmişten alınan ders en verimli derslerden biridir. Bazılarımız da acı çeker her hatırladığında ve bu acı ile önündeki vakti de yitirir farkına varmaksızın.
Bunu yapan arkadaşlarımız da gireceği sınavların heyecanı veya hedefe ulaşma paniği ile iyice kendini kaybeder, iyice rayından çıkar hale gelir ve ortada kalır öylece. Ders almalıyız ve yeterli düzeyde pişmanlık duymalıyız geleceğimiz için ama fazlası değil. :) Evet şimdi de 3. durumumuza geliyoruz, ne mi bu durum ? Geçmişten pişmanlık duyan, geçmişte neyi neden nasıl yanlış yaptım diyip düzenli bir şekilde hatalarını tespit eden, bu hatalara bir daha düşmemek için çabalayan bireyler...  Hedefe ulaşmak için böyle olmaya çalışmalı, en azından böyle olmak için çaba sarfetmeliyiz. Hiçbir zafere çiçekli yollardan yürüyerek ulaşamayız. Bu özdeyiş bile her şeyi özetlemiş değil mi ?



Evet hepimizin geçmişte hataları var, bunlardan ders almalı ve yaptıgımız hataları yaşamamak için yaşamalıyız. :) Çalışan insan mutludur, içinde huzur vardır çünkü elinden geleni yaptıktan sonrası ona ait değildir... Arkadaşlar bugünden önceki hayatımızdaki eksiklikleri not alıp , bunların telafisi için çabaladığımızda, düzene girmiş bir çalışma programı oturttuğumuzda bizden huzurlusu olmayacaktır emin olun. Maddi durumumuz iyi olmayabilir, ailemiz ile aramız açık olabilir, çok bozuk bir semtte çok ücra bir şehirde olabiliriz, imkanlarımız kısıtlı olabilir ama unutmayalım biz başarmak istiyoruz ve potansiyel elimizde, Lamarck'ın da dediği gibi "Kullanılmayan uzuv gelişmez." Beynimizi ne kadar kullanır isek o kadar gelişir, biz her şeye inat ayakta durmaz isek nasıl huzurlu olabiliriz ki? Hedefe doğru giden yolda başımızı eğmeden yürümek için varış noktasına yoğunlaşalım ve her attığımız adımdan ders çıkaralım. Çalışma tutkusuyla kalın. :)